Güney Hindistan’da Brahmin bir ailede doğdu ve babası tarafından Veda öğretileriyle eğitildi. Hırslı bir öğrenciydi ve Vedalar, Ayurveda, Astroloji, Hint Felsefesi ve Yoga gibi farklı dallarda çeşitli üniversite dereceleri aldı.

Büyük öğretmenlerle çalışmak ve Yoga bilgisini derinleştirmek için Himalayalar’a ve Tibet’e seyahatler gerçekleştirdi. Yıllar boyu Yoga Sutraları çalıştı ve ömrünün son günlerine kadar asana ve pranayama çalışmalarını sürdürdü.

Krishnamacharya evliydi ve 6 çocuğu vardı, buna rağmen katı bir disiplinle (bir rahip gibi) günlük ritüellerini, yoga asanalarını ve pranayamayı uygularken bir yandan da çocuklarına, öğrencilerine, farklı kişiliklere, hatta Mysore’nin Kraliyet Ailesi’ne bile Yoga öğretmenliği yaptı.

Krishnamacharya’nın öğretilerinin temelinde “kişiye uygun olanı öğretmek” vardı. Muhtemelen, Yoga’nın  şu anda büyük gruplar halinde öğretilme biçimlerini görse şaşırırdı. Krishnamacharya, zamanın nasıl değiştiğini çok iyi görebilmesine, anlayabilmesine ve zamanında yogayı desteklemek için “propaganda” olarak adlandırdığı, kendi kalp atışını durdurmak gibi “pazarlama” tekniklerini kullanmasına rağmen; Yoganın ve Pranayamanın nihai amacı, zihnin oynaşmalarını dindirmektir.

Ayrıca Krishnamacharya ,Yogayı insanların hastalıklarına ve incinmelerine yardımcı olmak için terapi olarak da öğretmiş ve uygulamıştır.

Krishnamacharya, “Vinyasa” kavramını tanıtan büyük ihtimalle ilk Yoga Ustasıdır. Vinyasa’nın anlamı “adım adım” veya “ard arda” demektir, nefesi hareketle bağlayarak bir asanadan veya bedensel pozdan diğerine geçmektir. Bu, yoga pratiğini daha dinamik hale getirir. Aynı zamanda, Hatha Yoga Pradipika’da (en eski Yoga metinlerinden biri) Vinyasa kavramından bahsedilmediğinden; bu durum Krishnamacharya’nın, yoganın evrimleşme sürecine belli yenilikler getirdiğini gösterir.

İyi bir asana pratiği, tek pozisyonda birkaç nefes kalmayı da içermelidir çünkü fiziksel ve mental faydalar, bir asanada durma süresini uzatırken uzun ve sessiz nefesler alabildiğimizde gelir.

Krishnamacharya, yaşamını Yoga uygulamalarına ve çalışmalarına adamıştı, bir akademisyendi ama aynı zamanda yaşam dolu bir uygulayıcı, şifacı ve öğretmenlerin öğretmeniydi.

Krishnamacharya 28 Şubat 1989’da, evinin sessizliğinde huzura daldı.

Krishnamacharya’nın çok sayıda adanmış öğrencisi vardır; onlardan bir kısmı Amerika’ya ve Avrupa’ya giderek Krishnamacharya’nın öğretilerini yaymış ve Batı’da çok iyi tanınır hale gelmişlerdir.

Pattabhi  Jois (1915-2009).Krishnamacharya ile çalışmaya gençlik yıllarında başladı. Krishanamacharya, K. Pattabhi Jois’i görsel örnekleme yapması için gittiği yerlere yanında götürürdü ve K. Pattabhi Jois, Krishnamacharya’nın Yogashala’sında öğretmenlik de yapardı. K. Pattabhi Jois her yıl California’yı ziyaret ederek Birleşik Devletler’de Ashtanga Vinyasa Yoganın temelini atmış oldu. Ashtanga Yoga, ismini Patanjali’nin Yoga Sutralarında açıkladığı Yoga’nın sekiz (ashtanga) kolundan alır. Bu yoga metodu “akış” olarak da bilinen farklı serilerden oluşur ve bir öğretmenin gözetimi ile yönlendirmeleri altında tek başına (Mysore Tarzı) uygulanabildiği gibi; öğretmenin yönergelerini ve sırasını takip ederek de uygulanabilir (Ashtanga Led).

B.K.S. Iyengar, (1918-2014). T. Krishnamacharya, B.K.S. Iyengar’ın kız kardeşi ile evliydi, yani kayınbiraderlerdi. Krishnamacharya, 15 yaşında olan B.K.S. Iyengar’dan, Mysore’ye gelip Yoga pratiği yapmasını ve zayıf olan sağlığını güçlendirmesini istedi. Bir çocukken sağlığı zayıf olan Iyengar, fiziksel sağlığını güçlendirmek adına kararlılıkla Yoga çalışmaya başladı. B.K.S Iyengar’ın metodu, kesinliğiyle ve Yoga pratiğini, yaştan ve fiziksel sağlıktan bağımsız olarak her bedene uygulanabilir kılmasıyla tanınır. Krishnamacharya, B.K.S. Iyengar’ın böylesi bir bilgi, kesinlik ve netlikle öğrettiğini gördüğünde ona, sadece bire bir değil; gidip halka, kalabalığa öğretmesini söyledi. B.K.S Iyengar, Patanjali’nin Sutraları, Pranayama ve Yoga Felsefesi hakkında kitaplar yazdı. Çok satan “Yogaya Işık” kitabının yazarıdır. Bu kitapta her asanayı detaylı bir şekilde tarif ederek pek çok rahatsızlığa iyi gelmesi ve günlük ev pratiği oluşturabilmemiz için birçok akış hediye etmiştir.

Indra Devi (1899-2002). Rus kökenli biri olarak, genç yaşlardan itibaren Hindistan’a merak salıp Hindistan’a gittiğinde T. Krishnamacharya, onu Yoga çalışan tüm erkek öğrenciler arasında ilk kadın (aile dışından) öğrenci olarak kabul etmişti. Indra, Hollywood’da bir Yoga Stüdyosu açarak yogayı o dönemin ünlüleri arasında popüler hale getirdi.  Daha sonra Güney Amerika’ya (Meksika ve Arjantin) taşındı ve Yoga’yı Güney Amerika’ya taşıdı. Birçok dilde yoga öğretebiliyor, böylelikle Ustası T. Krishnamacharya tarafından öğretilen geleneksel Hatha Yoga’ya dair derin bilgisini yayabiliyordu.

T.K.V. Desikachar (1938-2016). T. Krishnamacharya’nın oğlu ve öğrencisiydi ama babasıyla çalışmaya başlamadan önce Üniversiteye giderek mühendislik eğitimini tamamlamıştı.  Babasıyla Yoga, Pranayama, Felsefe ve şarkı/ilahi söyleme (Chanting) üzerine çalıştı. Ünlü “Yoganın Kalbi; Kişisel Pratik Oluşturma” kitabını yazdı. Desikachar’ın öğretisinin temeli Yoga pratiğini her bireye uyarlamak ve kişinin yaşamının her seviyesinde değişen ihtiyaçlarını dikkate almaktı, tıpkı babasının ona öğrettiği gibi.

A.G.Mohan (1945-hayatta). Krishnmacharya’nın 18 yıl boyunca bire bir öğrencisiydi. T. Krishnamacharya’nın 100. yıl kutlamalarının organizasyonuna yardımcı olmuştur ve Krishnamacharya’dan Yoga Sertifikası alan nadir insanlardan biridir. A.G. Mohan, Yoga Terapi ile ilgili birçok kitabın yazarıdır; ayrıca “Krishnamacharya, Hayatı ve Öğretileri” isminde, Ustasıyla arasındaki ilişkiyi anlatan, güzel, günlük tadında bir kitap da yazmıştır.

AG Mohan, eşi Indra ile Svastha, Yoga ve Ayurveda’yı kurmuştur ve hala dünyayı gezerek Krishnamacharya’nın öğretilerini yaymaktadırlar.

“Yoga bir farkındalıktır, bir çeşit biliştir. Yoga, farkındalıkta sona erecektir. Yoga, (Patanjali’nin) Yoga Sutralarda dediği gibi, zihnin dalgalanmalarını durdurmaktır: Chitta vritti nirodhah. Zihin hareketsiz kaldığında, belki bir saatin çeyreği, hatta dakikanın çeyreği kadar; yoganın doğasının sonsuz farkındalık, sonsuz biliş olduğunu anlayacaksınız. Orada başka bir nesne yoktur.” - T. Krishnamacharya’nın A.G Mohan ile yaptığı bir röportajdan.




Kaynak: https://delightyoga.com/blog/yoga/the-path-of_kirshnamacharya
Ç
eviren: Dr. Melis Altınay

 

Go to top